Bireysel borçluluğun en dikkat çekici kalemlerinden biri olan kredi kartı harcamaları, 2025 yılı itibarıyla 2 trilyon 36 milyar TL’yi aştı.
Mart 2024'te 37,2 milyon olan kredi kartı kullanıcısı sayısı, sadece bir yılda 39,1 milyona yükseldi.
Tüketiciler, enflasyonist ortamda temel ihtiyaçlarını dahi kredi kartı ile karşılamak zorunda kalıyor.
BirGün'de yer alan habere göre; bir diğer kısa vadeli borçlanma yöntemi olan Kredili Mevduat Hesapları (KMH) da son dönemde ciddi bir artış gösterdi. 2024 yılında 220 milyar TL olan toplam KMH bakiyesi, bir yıl içinde yüzde 135 artarak 518 milyar TL’ye ulaştı. KMH kullanan kişi sayısı 30,5 milyona çıkarken, kişi başına düşen ortalama borç 16 bin 975 TL oldu.
Ayrıca bu hesaplara ait borçların yüzde 3,6’sının tasfiye sürecine girdiği bildirildi.Sıkı para politikalarının etkisiyle ihtiyaç kredilerine erişim zorlaştı. 2024'te 13,4 milyon olan ihtiyaç kredisi kullanan kişi sayısı 2025 itibarıyla 11,1 milyona gerilese de, kişi başına düşen borç 66 bin TL’den yaklaşık 98 bin TL’ye yükseldi.
Tasfiye edilmesi gereken borç oranı ise yüzde 5’e dayandı.
Bireysel borçlulukla birlikte halkın ekonomik beklentileri de negatife dönmüş durumda. İstanbul Ekonomi Araştırma’nın hazırladığı Türkiye Raporu'na göre, halkın yüzde 71’i mevcut ekonomik durumu “kötü” veya “çok kötü” olarak değerlendiriyor.
Gelecek beklentileri de karamsar: Katılımcıların sadece yüzde 21’i ekonomide iyileşme bekliyor.Raporda dikkat çeken bir diğer bulgu da gelir-gider dengesiyle ilgili oldu. “Gelirim giderimi karşılamadı” diyenlerin oranı işsizler arasında yüzde 66’yı buldu.
Bu oran yevmiyeli çalışanlarda yüzde 64 olarak ölçüldü.
Emekliler, iş aramayanlar ve kamu çalışanlarının önemli bir kısmı ise “gelirim giderimi ucu ucuna karşıladı” yanıtını verdi.